Beşiktaş’ta başkanlık seçimleri | CANLI

0 2 9 dakika okuma süresi

besiktasta baskanlik secimleri canli URBwN8cv

Beşiktaş Kulübü’nün olağan seçimli genel kurulu, Ataköy Atletizm Salonu’nda gerçekleşen ve siyah-beyazlıların 37. liderinin muhakkak olacağı olağan seçimli genel konsey toplantısı, hürmet duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı.

Divan başkanlığına Uğur Poyraz’ın seçildiği genel konseyde, Serdal Adalı ve Gürkan Aksoy başkanlık için yarışıyor.

Siyah-beyazlılarda oy kullanma hakkı bulunan 27 bin 588 üye, 30 sandıkta oylarını kullanabilecek. Sandıklar saat 17.00’de kapanacakken, Adalı beyaz, Aksoy da turuncu renkli pusulayla yarışıyor.

GÜRKAN AKSOY: DÜRÜST VE ŞEFFAF BİR İDARE OLACAĞIZ

Beşiktaş Kulübünün olağan seçimli genel heyetinde başkanlığa aday olan Gürkan Aksoy, misyona gelmeleri durumunda dürüst ve şeffaf bir idare olacaklarını söyledi.

Türkiye Atletizm Federasyonu Ataköy Atletizm Salonu’nda gerçekleştirilen genel konseyde Anneler Günü’nü kutlayarak kelamlarına başlayan Aksoy, “Beşiktaş, yıllardır plansızlıkla, liyakatsizlikle ve günübirlik kararlarla yıpratıldı. Kendi çıkarlarını kulübün önüne koyan yöneticiler, Beşiktaş’a ziyan verdi. Biz bu tertibi değiştirmek, bu adaletsiz oyunu bozmak için karşınızdayız. Biz her daim demokrasiye inanıyoruz. Bu ülkenin en büyüğü Beşiktaşımızın her seçimi demokratik olmalıdır. Otorite ile kapitalist projelerle bizim seçme ve seçilme hakkımızı elimizden alamazsınız. Tek adaylı, dayatılmış idareler değil, özgür iradeyle seçilmiş takımlar Beşiktaş’ı yönetmelidir. İşte biz bunun için aday olduk.” diye konuştu.

Söz konusu seçimin bir tercih değil, hesaplaşma olduğunu lisana getiren Aksoy, “Atkılılar olarak açık ve net konuşuyoruz. Beşiktaş’ı şahsi hesapları için kullananlar, bu kulübü bir rant kapısına çevirenler artık yolun sonuna geldik. Karşınıza dürüst, her vakit hesap vermekten kaçmayacak bir idare olacağımıza kelam vererek çıkıyoruz. Beşiktaş’ın yalnızca bir lidere değil, birebir vakitte bir öndere gereksinimi olduğu açıkça ortaya çıkmıştır.” sözlerini kullandı.

Aksoy, konuşmasına şöyle devam etti:

“İyi bir önder, camiayı bir ortaya getirip, bu sıkıntıların üstesinden gelecektir. İşte artık karşınızda dürüst ve hesap verebilir bir idare takımı bulunmakta. Biz topluluğumuzun her karışını bilen, kulübün içinden gelen dava taraftarlarıyız. Masalarda, kapalı kapılar gerisinde, kulis yapanlardan değil, tribünlerde emek verip ter dökenlerdeniz. Artık Beşiktaş’ı menfaatçilerin değil, Beşiktaş’ı menfaatsiz sevenlerinin yönetme vakti gelmiştir.”

“HER İDARE KENDİ PERİYODUNDAKİ BORÇLARDAN SORUMLU OLACAK”

“Beşiktaş’a kasa kolaylığı sağlayanlar, verdiklerini faiziyle birlikte geri alamayacaktır.” diyen Gürkan Aksoy, şunları kaydetti:

“Biz ve bizden sonraki her idare, kendi devrinde yaptığı borçtan sorumlu olacaktır. Beşiktaş’ın kasası kimsenin şahsi kasası olmayacaktır. Altyapıya yatırım lafla değil, icraat ile yapılacaktır. Taraftar yalnızca bilet alan değil, kelam sahibi de olacaktır. Beşiktaşlı artık susturulmayacak, idarede temsil edilecektir. Kimse kusura bakmasın, Beşiktaş’ı bu hale getiren hiç kimse ile helalleşmeyeceğiz, hesap soracağız, Beşiktaş’ı geri alacağız. Bizler Beşiktaş’ın susturulmuş sesi, bastırılmış iradesiyiz. Beşiktaş yine bizimle ayağa kalkacak ve bu sefer kaybedenler eski nizam olacaktır. Kazanan biz değilsek, kaybeden topluluğumuz olacaktır. Ya değişim, ya çöküş. Biz Beşiktaş için buradayız.”

PROJELER

Gürkan Aksoy, gerçekleştirmeyi planladıkları projelerden yaklaşık 30 milyon avroluk gelir beklediklerini belirtti.

“Büyük Beşiktaş” akademisini kuracaklarını anlatan Aksoy, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Bu akademiden futbolcular, basketbolcular, voleybolcular yani kısaca sporun her branşı için yetenekli çocuklar çıkacağı üzere, hukukçular, bilim insanları kısaca topluma yararlı donanımlı Beşiktaşlılar yetiştirecek. Güzel insan olmadan uygun Beşiktaşlı olunmaz. ‘Eagle food and drink’ projesi ile stat etrafında, daha sonra Beşiktaş semtinde, daha sonra İstanbul geneline ve Türkiye genelinde frenchise sistemi kuracağız. 30 milyon avro da gelir bekliyoruz. Günlük hayatta Beşiktaşlarının yaptığı her harcamadan kazandığı ve kulübümüze de kazandırdığı bir tek kart projesidir. Sürdürülebilirlik prensibimiz gereği, kâfi potansiyele ulaşamayan üstün App projemizi de bu tek kart ile güçlendiriyoruz. Kulübümüze ilişkin gayrimenkulleri pahalandırmak ve büyütmek üzere Beşiktaş Gayrimenkul Geliştirme ve Emlak Şubesi’ni kuracağız. Mevcut kiracılarımızla kazan-kazan modeli doğrultusunda şeffaf ve adil muahedeler yapacak, kulübümüzün çıkarlarını en üst düzeyde koruyacağız. Gayrimenkullerimizi elden çıkarmadan, yenilerini kulübümüze kazandırmak için çalışacağız. Projelerimizi dışa bağımlı hale getirmeden; kendi içinde şeffaf, uzman ve denetlenebilir bir yapı üzerinden yürüteceğiz. Hangi kulübe ne tahsis edildiyse, Beşiktaş da en az o kadarını alacaktır. Daha azıyla yetinmeyeceğiz.”

SERMAYE ARTIRIMINA ELEŞTİRİ

Beşiktaş Kulübünün sermaye artırımı projesini eleştiren Aksoy, projenin başarısızlıkla sonuçlandığını tez etti.

Gürkan Aksoy, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Borsadaki bedelli sermaye artırım projesi, sürecin çarçabuk seçim öncesi yürütülmesini hepimiz esasen takip ettik. Çok parlatılan, Beşiktaş’ın tek kurtuluş projesi olarak bizlere sunulan bu sürecin başarısızlıkla tamamlanmasını üzülerek seyrettik. Benim değinmek istediğim nokta şurası ki; bu kadar kıymetli bir kararın vakti, formu ve başarısızlıkla sonuçlanmasına karşın, nasıl olur da 1 ay boyunca dijital mecralardan, taşın altına elinizi koyun diye davetler yaptığınız taraftarımıza, meblağı beğenmemekte 1.433 milyar lira yatırım yapan gerçek Beşiktaşlılara beklediğimiz üzere olmadı, ancak paylarımızı yüzde 70’e çıkardık diyebiliyorsunuz. Hani bu proje ile Bankalar Birliğinden çıkacaktık? Hani bu Beşiktaşımızın kurtuluş projesiydi? Tez edilmiş, konjonktürler hesaba katılmamış, zamanlaması yanlış seçilmiş başarısızlıkla sonuçlanmış bir teşebbüs. Size inanmış, elini taşın altına sokmuş Beşiktaşlıları hiç mi düşünmüyorsunuz?”

besiktasta baskanlik secimleri canli 0 iSPUBNJ3

SERDAL ADALI: BEŞİKTAŞ’IN İSTİKRARA MUHTAÇLIĞI VAR

Beşiktaş Kulübünün olağan seçimli genel heyetinde başkanlığa aday olan Serdal Adalı, siyah-beyazlı kulübün istikrara gereksinimi olduğunu söyledi.

Siyah-beyazlı kulübün Türkiye Atletizm Federasyonu Ataköy Atletizm Salonu’nda gerçekleştirilen genel şurada kongresinde üyelere konuşan Adalı, “Son 1,5 sene içerisinde üçüncü defa seçimli genel şura yapmak üzere toplanıyoruz. Ben, bu durumun topluluğumuz tarafından sorgulaması gereken en değerli bahis olduğunu düşünüyorum. Bugün genel konseyimiz vereceği kararla artık bu belirsizlik süreçlerine bir son verecek ve Beşiktaş’ımızı istikrara taşıyacaktır.” diye konuştu.

Diğer lider adayı Gürkan Aksoy’u da yarışa katıldığı için tebrik eden Adalı, “Tarihimizin en çalkantılı, en sıkıntı periyotlarından birinde misyona başladık. Bu misyona geleli ve mazbatamızı alalı şimdi 120 gün oldu. Bu 4 aylık müddet boyunca da maalesef yalnızca saha sonuçları için uğraş vermedik. Beşiktaş topluluğunun içinde bulunduğu mental ve ruhsal durum, saha içi düşüncelerin çok daha ötesindeydi. Bizim silmeye çalıştığımız izler makûs geçen birkaç aydan, kaybedilen birkaç maçtan ibaret değil. İçinde bulunulan hedefsizlik durumu oyuncusundan taraftarına, kulübün her noktasına sirayet etmişti. Bu şartlarda insanları bir maksadın içine dahil etmek, yine topluluk haline getirmek bizim en kıymetli emelimiz oldu. Bugün kulübümüzün her noktasında bu değişimlerin başladığını görebiliyoruz. Geçtiğimiz 4 ay içerisinde Beşiktaş’ta konuşulan mevzular teker teker değişti. Hatırlarsınız o günlerde Beşiktaş’ın isminin dahi yan yana gelmemesi gereken haberler her gün manşetlerdeydi.” sözlerini kullandı.

Siyah-beyazlı kulübün gündeminin değişmeye başladığını kaydeden Adalı, “Sadece 4 ay içinde geldiğimiz noktada topluluğumuz hangi mevkilere transfer yapılması gerektiğini, seneye nasıl şampiyon olabileceğimizi, Bankalar Birliğinden çıkmayı ve gayrimenkul projelerinin nasıl olacağını konuşuyor. Finansal bağımsızlık topluluğun en yüksek sesle konuştuğu mevzu haline geldi. Bu durum topluluğun ayağa kalkmaya başladığının açık bir göstergesidir.” dedi.

“BEŞİKTAŞ’IMIZI NASIL BİR NOKTAYA TAŞIYACAĞIMIZI DAİMA BİRLİKTE GÖRECEĞİZ”

Beşiktaş’ta amaç küçültmediklerini söyleyen Adalı, şunları kaydetti:

“Geçiş periyodu asla şampiyonluk çabasından uzak kalacağız ya da amaç küçülteceğiz demek değildir. Bizim söylediklerimizi gaye küçültme üzere gösterenlere, algılarla Beşiktaş topluluğunun birlik beraberliğini, moral motivasyonunu bozmak isteyenlere bu kürsüden sesleniyorum. Çok uygun biliyorlar ki Beşiktaş’ın uygun olması, yanlışsız bir yola girmesi ve eski günlerine geri dönmesi onların geri dönüş yollarını kapatacak. Biz o yolu, bu zihniyettekilere büsbütün kapatacağız. Bu camiayı daima pusu kültürü içinde tutmak isteyenlere teslim etmeyeceğiz. Beşiktaş forması, ülkemizin ve dünyanın en güzel oyuncuları tarafından temsil edilmeye layıktır. Önümüzdeki dönemden itibaren yapacağımız mali ve sportif ataklarla Beşiktaş’ımızı nasıl bir noktaya taşıyacağımızı daima birlikte göreceğiz.”

“DÜNYANIN EN KIYMETLİ KULÜPLERİYLE EŞ KIYMET BİR FUTBOL AKLINA SAHİBİZ”

Futbol şubesinde radikal değişiklikler yaptıklarına değinen Adalı, şöyle devam etti:

“Futbola öncelik verdik zira ekonomimiz, psikolojimiz, birlik beraberliği yakalayabilmemiz için futbolda başarıyı yakalamak durumundayız. Şu anda dünyanın en değerli kulüpleriyle eş paha bir futbol aklına sahibiz. Önümüzdeki dönemden itibaren, bu türlü bir futbol aklının temelini attığı bir Beşiktaş’ı izleyeceğiz. Yanlışsız hoca, gerçek idari takım, hakikat atletler, hakikat güç… İşte biz bunları futbol şubemizde yakalamaya başladık. Sırada sportmen takımını geliştirmek ve topluluğumuzun gücünü üst çekmek kaldı. Biz bu vazifeye gelirken de vazifeye geldikten sonraki konuşmalarımızda da daima 3 transfer devrine gereksinimimiz olduğunu lisana getirdik. Söylenen her kelam ve yapılan her çalışma planımızın bir kesimi.”

Siyah-beyazlı camiayı kaosa sürüklemek isteyenler olduğunu vurgu yapan Serdal Adalı, şunları söyledi:

“Bizim bu kadar planlı ve programlı ilerlememize karşın, toplumsal medya trollerini kullanan, hatta bunları besleyen makûs niyetli kümeler hala Beşiktaş’ın uygun yönetilmediğini lisana getiriyor. Beşiktaşlıları manipüle etmeye, camiayı tekrar bir kaos ortamına sürüklemeye çalışıyorlar. Ben bu kaos ortamına bizi sürüklemeye çalışanları ve pusuda bekleyenleri ne Beşiktaş’la ne de Beşiktaşlılıkla asla bağdaştırmıyorum. Onu gönder, bunu getir kültürü bizi daima sıfırdan başlamaya mahkum etti. Bundan yarar gördüğümüzü söyleyecek birisi olduğunu asla düşünmüyorum. Yaşananlar ve gelinen nokta zati her şeyi anlatıyor. Ben her konuştuğum yerde topluluğun bir ortaya gelmesi gerektiğini söyledim. Herkese birlik beraberlik daveti yaptım. Lakin hala egolarını savaştıranlar, ferdî hırslarını Beşiktaş’ın önüne koyanlar var. ‘Beşiktaş başarısız olsun da bize tekrar bir fırsat gelsin’ diye bekleyenler var, hala alttan alta çalışanlar var. Hatta bunlar o denli bir kitle ki kıymetli kongre üyeleri, bugünden kalkmış ‘istenilen takım kurulamazsa kasımda yeni bir harika kongre daha olur’ diyerek ortam hazırlamaya çalışıyorlar. Emin olun ki bunları sıkıntıları Beşiktaş falan değil. Tek maksatları yine bir yerlerde bir köşe kapabilmek. Lakin bu topluluğun vicdanı, bu makus niyetlileri asla affetmeyecektir. İstikrar artık Beşiktaş kulübünde yine hakim olmalıdır. Beşiktaş 6 ayda bir kongre hesaplarının yapıldığı, ajandaların ortaya çıktığı, idare değişikliklerinin konuşulduğu bir topluluk olamaz. Bunu bölüm haline getirenler, kendilerine Beşiktaş üzerinden bir rant alanı oluşturanlar ve bu çarpık tertibin devam etmesi için başarısızlık kollayanlar artık gayelerine ulaşamayacaklar. Beşiktaş’ta seçim ortamını bir dal haline getirmeye çalışanların evresi bugün bir daha açılmamak üzere sona erecek. Bugünden itibaren topluluğumuz bu istikrara da evet demiş olacak.”

“İSTENEN BİRLİK BERABERLİK DÜZEYİNE ULAŞAMADIĞIMIZI SERMAYE ARTIRIMI SÜRECİNDE GÖRDÜK”

Adalı, sermaye artırımı sürecinin beklentilerinin altında kaldığını söyleyerek, şunları aktardı:

“Seçim sonrasında kongre hususlarının hemen kapatılıp, herkesin Beşiktaş’ımızın başarısına odaklanması gerekmektedir. Topluluğumuzun her bir ferdi hesabı kitabı, toplumsal medya oyunlarını, algıları, adamcılığı bir kenara bırakarak Beşiktaş çatısı altında toplanmalıdır. Üzülerek söylüyorum ki şimdi istenen birlik beraberlik düzeyine ulaşamadığımızı sermaye artırımı sürecinde gördük. Biz kulübümüzün ekonomik bağımsızlığı için çok değerli bir adım atmışken, bu yolda birtakım Beşiktaşlı büyüklerin ve iş adamlarının takviyelerini daha çok beklerdik. Piyasadaki tüm payları idare olarak bizim almamızı mı beklediler bilemiyorum. Kısa müddette yaptıkları rekor borçlanmaların kabahatlerini biz mi örtelim diye beklediler onu da bilemiyorum. Tahminen Beşiktaş paylarını almaya kıymet görmediler. Tahminen de son yıllarda yaşadığımız prestij kayıplarından da etkilenmiş olabilirler. Lakin Beşiktaş’ın menfaatleri kelam konusuyken birilerini hiç ortalarda göremedik. Lakin topluluğumuz bu kaçak güreşen şahısları ve onların bu süreçte perdelerinin gerisine nasıl gizlendiklerini asla unutmayacaktır. Tüm bunlara karşın gönül isterdi ki bu işi tek seferde halledebilseydik. Lakin bu sürecin Beşiktaş için başarısız olduğunu söyleyen bu şahıslar, yeniden yanılgı içindeler. Sermaye artırımı sürecinden elde ettiğimiz gelirle biz, tarihin en büyük borç kapatma sürecini yapacağız. Birebir vakitte faiz yükümüzü de hafifletmiş olacağız. Evet bugün borcumuzu büsbütün kapatabilmiş değiliz, lakin amacımızda en ufak bir sapma yok. Biz Bankalar Birliğine olan borcumuzu en kısa müddette kapatacağız. Bu sürece başlamadan evvel kulübümüz bildiğiniz üzere BJK AŞ’de yüzde 51 paya sahipti. Sermaye artışı sayesinde pay oranımız yüzde 70’e çıkmış durumdadır. Bu oran artışının ne demek olduğunu ve ileriki devirlerde nasıl avantajlar sağlayacağını söylemeye dahi gerek yoktur. Kulübümüzün himayesindeki 50 milyon avroluk pay kıymeti de 150 milyon avro bandına gelmiştir. Bununla birlikte sermaye artırımından 1 milyar 433 milyon TL gelir elde edilmiştir. Yani bu süreçte hem 1,5 milyar liraya yakın borç kapatılmış hem de %19 oranında pay kazanılmıştır. Aslında bu ‘Beşiktaş’ın mallarına çöküyorlar’ diyerek bu misyonlara gelen ve bu kulübü borca batıranlara da verilmiş en hoş karşılıktır. Ayrıyeten bu artış ile mali yapımız UEFA Ahenk Mutabakatı’na uygun hale gelmiştir. Bu sermaye artışı ile TFF ekip harcama limitleri konusunda da elimiz çok rahatlamıştır.”

Tarihin en büyük borç kapatması yapıldığı süreçte kendileri için başarısız ithamında bulunanlara da karşılık veren Adalı, “Bu sonuçların elde edildiği bir sürece başarısızlık demek, ne yazık ki yeniden bir manipülasyondur. Emirlerinde çalışan trol sayısı kadar pay almamış şahısların nahoş işleridir. Topluluğumuzun ayağına bu fırsat gelmişken gidip pay almak yerine, paralarını hala Beşiktaş’ı karıştırmak için harcayanların bu camiayı ne kadar önemsedikleri ortadadır. Tarihimizin en büyük borç kapamasını yapmakta olduğumuz bu sürecin sonunda bile ‘yönetim başarısız oldu’ diyebiliyorlar. Keşke felaket senaryolarını yaymak için ayırdıkları bu devasa bütçeleri Beşiktaş’ımızın faydasına kullanmış olsalardı. Maalesef bu bireylerin ellerinde tek bir pay dahi olmadığına da adım üzere eminim. Buna karşın ‘Başkan fedakarlık yapsaydı’ kelamlarını alttan alta yaymaya çalışıyorlar. Bana bunu söyleyen ve toplumsal medya üzerinden söyletenlere bir bakın. Birisi whatsapp üzerinden transfer yapmış, sonra bırakıp gitmiş, başkası Beşiktaş’ı 11 ay için 150 milyon avro borçlandırmış. Artık de hiç utanmadan sıkılmadan ‘Adalı mayısta Bankalar Birliğinden çıkacağız kelamı verdi, geri kalanı kendi cebinden kapasın’ deme yüzsüzlüğü içindeler. Kelam konusu Beşiktaş’a bir şeyler vermek olduğunda bunları söylerken karşılarında kimin olduğunu unutuyorlar. Her şeye karşın Beşiktaş’ımız projeleriyle, üretimleriyle, yaratacağı pahalar ve arttıracağı gelirleriyle bu borç yükünden en kısa müddette kurtulacak. Finansal bağımsızlık kesinlikle kazanılacak ve Beşiktaş’ın yükselişi başlayacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Gayrimenkul projelerine de değinen Adalı, “Geçtiğimiz günlerde Dikilitaş’ta bulunan 15 dönüm toprağımız için Emlak Konut ile proje geliştirme mutabakatına imza attık. Bu Beşiktaş’ımızın son yıllarda imzalamış olduğu en kıymetli gelir getirici mutabakattır. Ayrıyeten bu yerimizin çabucak yanında yer alan tahsisli yerlerimizi de projeye dahil ediyoruz. Yani yaklaşık 20 dönüm üzerine yapılacak bir projeden ve 200 milyon avro civarında bir gelirden kelam ediyoruz. İstanbul Havalimanı yakınlarında yer alan yaklaşık 100 dönümlük bir arazinin tahsisi ile ilgili olarak da epeyce değerli bir yol kat etmiş bulunuyoruz.” diye konuştu.

Beşiktaş’ın bir dönem daha kaybetmemesi gerektiğine dikkati çeken Adalı, “Savaşan, çabayı asla bırakmayan, terinin son damlasına kadar formasını ıslatan oyunculardan oluşan bir futbol kadrosu planlıyoruz. Bugünden sonra kısmetse büyük amaçlara birlikte yürümek için yola çıkacak, özlediğimiz Beşiktaş’ı sizlerle birlikte inşa edeceğiz. Verdiğimiz bütün efor, Beşiktaş’ın bir kayıp dönem daha yaşamaması içindir. Yalnız bu noktada topluluğumuzun da birlik beraberliğine muhtaçlık duyuyoruz. Ülkemizde son yıllarda dizayn edilen iki ekipli futbol ortamına reaksiyonumuzu hem alandaki oyunumuzla, hem de saha dışındaki davranışlarımızla birlikte göstereceğiz. Sırf bizim değil, ülke sporunun da yarışan ve kazanan bir Beşiktaş’a gereksinimi var. Bu yüzden topluluğumuzdan, taraftarımızdan, Beşiktaş’ımızın büyük küçük her bir ferdinden yanımızda olmalarını talep ediyorum. İstikrarlı idare ve atlet takımlarıyla birlikte Beşiktaş yine eski kültürüne geri dönecektir. Önümüzdeki devir Beşiktaş için tekrar istikrar, prestij, muvaffakiyet ve zeka devridir.” sözlerini kullandı.

besiktasta baskanlik secimleri canli 1 5aOfUmCg